Fobiler Konusunda Danışmanlık

Herhangi bir tehlike karşısında yaşanan korku duygusu kişi için normal bir duygudur ve onun söz konusu tehlikeden korunmasını sağlar. Ancak bazı durumlarda birey tehdit oluşturan nesne ya da durum karşısında mantık dışı veya abartılı bir korku ve kaçınma tepkisi gösterebilir. Bu durum fobi olarak adlandırılmaktadır.

Birçok kişi yaşamı boyunca çeşitli nesne veya durumlar karşısında aşırı düzeyde korku duyabilir. Bu korkuların pek çoğu bireyin yaşamında tedaviyi gerektirecek kadar büyük zorluklar yaratmaz. Ancak bu korkular fobi düzeyine geldiğinde, birey söz konusu durumdan kaçınmaya çalışır veya kaçınamadığı hallerde büyük bir sıkıntıyla ona katlanır. Bu durum bireyin günlük hayatında ve sosyal ya da mesleki işlevselliğinde ciddi sıkıntılar yaratabilir. Fobisi olan bireyler korktukları uyaranlarla karşılaştıklarında, hafif bir sıkıntı duygusundan panik atağına kadar değişebilen düzeylerde kaygı belirtileri yaşayabilirler.

Bazı durumlarda bireyin sıkıntısı kontrol altında tutulabilecek düzeydedir. Bazen de birey yaşadığı aşırı korkuyu ve bedensel tepkileri dayanılmaz bularak kaçınma eğilimi gösterebilmektedir. En çok görülen bedensel tepkiler arasında çarpıntı, titreme, terleme, nefes darlığı ve kas gerginliği sayılabilir. Kan, enjeksiyon, yara tipi fobilerde ise kan basıncındaki ani düşüş nedeniyle bayılmalar görülebilir. Tedavi edilmemiş fobiler diğer kaygı bozukluklarının, depresif bozuklukların ve başta alkol olmak üzere çeşitli madde kullanım bozukluklarının öncülü olabilmektedir. Danışmanlık sürecinde öncelikle danışanın korkularının tam olarak anlaşılması amaçlanır.

Bireyin fobik kaçınmalar yoluyla kendisini aslında neye karşı koruduğunun ve söz konusu korkuların ne tür ihtiyaçlara karşılık geldiğinin anlaşılması hedeflenir. Bu durum, söz konusu ihtiyaçların karşılanmasına yönelik olarak, danışan için uygun kaynakların ve yeni davranış biçimlerinin keşfedilmesinin önünü açar. Böylece, başlangıçta korktuğu nesne ya da durum karşısında hiçbir şey yapamayacağına inanan danışan, artık kendi değişim yollarını bulup uygulayabilecek duruma gelir.